Karda İstanbul’a ne oluyor? Sendromun adı Ekümenopolis
Megakent İstanbul’da Çarşamba öğlen saatlerinde başlayan kar yağışı, kaosa neden oldu. Kent merkezinde 5 santimetreyi geçmeyen kar yağışında trafik yine felç olurken, okullar da bir gün süreyle tatil edildi. Özellikle Taksim, Mecidiyeköy, Gayrettepe, Levent metro istasyonlarında izdiham yaşanırken, birçok kişi de aracını yolda bırakıp yaya olarak evine ulaşmaya çalıştı. Kar yağışına hazırlıksız yakalanan sürücüler şehrin birçok noktasında trafik kazalarına karışırken, metrobüs seferlerindeki aksamalar da vatandaşları canından bezdirdi. İETT seferlerindeki aksaklıkların yanı sıra, metrobüs duraklarında oluşan uzun kuyruklar sonrası bilindik görüntülerin yaşandığı İstanbul’daki tabloyu yorumlayan uzmanlar ise Ekümenopolis yani “Ucu Olmayan Şehir Sendromu”na dikkat çektiler.
İstanbul, Türkiye’de 53 ildeki toplam araç sayısı kadar taşıt barındırıyor. Kentteki toplam kayıtlı taşıt sayısı 5 milyon 561 bini geçmiş durumda.
NÜFUS SEYRETİLMELİ
Doç. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu (Şehir Plancısı ve Akademisyen):
“İstanbul’un altyapı sorunu geçmişten bu yana devam ediyor. Kentin altyapısı, afet ve kriz durumları için uygun değil. Mevcut altyapı 20 milyonluk bir şehri kaldıracak kapasitede değil. Maalesef karayollarına bağımlı bir şehirde yaşıyoruz. En ufak bir yağışta trafiğin felç olurken, kazalar ve toplu ulaşımda izdiham görüntüleri oluşuyor. İstanbul’da halen yeteri kadar raylı sisteme de sahip olmadığımız gibi, deniz yolunu da yeteri kadar kullanamıyoruz. Sonuç olarak nüfus ve yapı yoğunluğu artarken altyapı aynı kaldı. İstanbul’un seyreltme planlarına ihtiyacı var. İstanbul’un dışında yeni yaşam alanları oluşturulmalı.”
8 KİLOMETRE 2 SAAT SÜRDÜ
Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı (Ulaşım Uzmanı):
“İstanbul, normal gülerde bile yüzde 80 trafik yoğunluğu olan bir kent. Çarşamba günü, kar yağışı yollarda buzlanmaya da neden olunca, kazalar yaşandı ve trafik kilitlendi. Kar yağmadan önce tuzlama tedbirlerinin alınması gerekirdi. Sürücülerin karlı havalarda araç kullanacak ekipman, lastik ve eğitime sahip olmamaları, trafiğin içinden çıkılmaz bir duruma gelmesine eden oldu. Çarşamba günü 8 kilometrelik mesafe 2 saatte gidilemedi. Gayrettepe ve Mecidiyeköy metro istasyonlarında kaos yaşandı, yürüyen merdivenler izdihama yetmedi. Kurumların böyle havalarda evden çalışmaya izin vermeleri ve özel araçların da kullanılmaması lazım. Yeni metro hatları da çözüm olacaktır, deniz ulaşımı da yüzde 3’ün altına düştü. Deniz taşımacılığına ağırlık verilmeli.”
Kar yağışının bağladığında mesaiye devam edilmesinin de trafiğin kilitlenmesine neden olduğu belirtiliyor.
NÜFUS AZALTILMALI
Erhan Demirdizen (Şehir Plancısı):
“Çarşamba günü ortaya çıkan görüntülerin yaşanmaması için nüfusunu azaltacak bir planlamaya ihtiyacımız var. Bu kent ‘Ucu Olmayan Şehir Sendromu’ yaşıyor. İstanbul’da yoğun kar yağışından en fazla etkilenen yerlere baktığımızda, D-100 karayolu ve özellikle Avcılar-Beylikdüzü-Esenyurt bölgesini görüyoruz. Bu üç ilçede toplam 1.9 milyona yakın insan yaşıyor. Buna Küçükçekmece ve Büyükçekmece’yi de ekleyince 5 ilçenin toplam nüfusu 3 milyonu geçiyor. Bu verileri birlikte değerlendirince yapılması gereken iki iş var. İlk olarak, D-100 karayolunu metrobüs yerine metro ile kat etmek, böylece yolcu kapasitesini en üst seviyeye çıkarmak gerekiyor. İkinci olarak, Avcılar-Beylikdüzü-Esenyurt bölgesini İstanbul’un metro ağı ile bütünleştirmek zorundayız. Bu aksamaların azalması ve olağanüstü durumların yönetilebilir olması için İstanbul’un nüfusu azaltılmalı.”
[email protected]
Kaynak: Web Özel