Kartalkaya’da yangın faciası | Bahçeli: Kimin sorumluluğu varsa hesap versin

Dünyanın en kalabalık ordularına sahip ülkeler listesinde 2025 sıralaması belli oldu. Dünya genelinde askeri güç dendiğinde akla ilk gelen ülkeler genellikle Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Rusya oluyor. Ancak son yayınlanan liste, bu algıyı tamamen altüst etti. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün (IISS) verilerine göre, dünyanın en kalabalık ordularına sahip ülkeleri belli oldu ve ilk üçte bu dev güçlerden hiçbiri yer almadı. Zirvedeki ülke ise görenleri adeta şaşkına çevirdi. Peki, dünyanın en kalabalık ordusuna sahip ülkeleri hangileri? Türkiye kaçıncı sırada?
Kalabalık bir ordu, sadece sayıdan ibaret değil. Askeri personeli kalabalık olan ülkeler aynı zamanda savunma stratejilerinde insan gücüne büyük önem veriyor. Geniş askeri kadrolar, hem ulusal güvenliğin sağlanmasında hem de bölgesel krizlerde caydırıcılık açısından büyük rol oynuyor. Elbette teknolojik altyapı ve askeri donanım da bu denklemin önemli parçaları. İşte dünyanın en kalabalık ordularına sahip 30 ülke.Her biri gelişmiş savunma sanayisi ve yüksek bütçeli ordularıyla tanınan üç ülke (ABD, Çin, Rusya), asker sayısı bakımından ilk üçe giremedi. Özellikle Kuzey Kore ve Güney Kore gibi Asya ülkelerinin devasa insan gücüyle listenin zirvesine yerleşmesi dikkat çekti.İşte en kalabalık orduları olan ülkelerbiyle Devlet Denetleme Kurulu devreye acilen girerek çok yönlü inceleme ve soruşturmayı bir an evvel ikmal etsin. Otel sahibinden il özel idaresine, valilikten belediyeye ve ilgili bakanlığa kadar 78 vatandaşımızın vebalini ya kurumsal veya kişisel olarak uhdesinde taşıyanlar, millet, hukuk ve tarih önünde hesabını tek tek versinler.”
Bahçeli, “Beni ilgilendirmiyor, benim yetki alanımda değil.” demenin, en başta Türkiye’nin demokratik hukuk imajını, ahlaki sorumluluk iradesini gasp etmek ve çiğnemek anlamına geldiğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ne yapacağız? Bu yangının faturasını Köroğlu Dağı’ndaki yaban hayvanlarına mı çıkaracağız? Sosyal medyada servis edilen resmi rapor ve yazışmaları nereye koyacağız? İlgili otel yönetimi tarafından 12 Aralık 2024 tarihinde Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğüne yapılan başvurunun, 16 Aralık’ta bir raporla tespit edilen 8 başlıktaki eksikliğin ve aynı başvurunun ne hikmetse 24 Aralık’ta geri çekilmesinin peşine düşmeyecek miyiz? Çalışmayan yangın alarmını ve yağmurlama sistemini, olmayan acil durumlarda kullanılacak sesli uyarı sistemini, bulunmayan yangın merdivenlerini, işlemeyen anons ve uyarı sistemini, yetersizliği ayan beyan aleni olan tahliye çıkışları, çıkış sayısı, çıkış yönü ve ulaşımdaki noksanlıkları, yine yetersizliği aşikar olan acil aydınlatma ve paratoner sitemini, ‘o mu denetlemeliydi, bu mu denetlemeliydi’ tartışmasının akıbetini, otelden ziyade yanmaya her an hazır bir çıra mimarisi olan otelin diğer envai kusur ve kuşku çeken eksiklerini görmek, değerlendirmek ve mutlaka hukuken sonuca bağlamak gerekmektedir. Siyasi veya idari mahiyette olsun, müteselsil manada suç ve sorumlu kimlerin üzerlerine gitmek ve yakalarından tutmak adalet ve insanlık borcudur.”
“GRAND KARTAL OTEL YANGINI BİR CİNAYET”
Grand Kartal Otel yangınını, “bir facianın daha fazlası, tamı tamamına bir cinayet” olarak nitelendiren Bahçeli, “MHP ve Cumhur İttifakı, cinayette parmak izi olanlara bedel ödetecek kudret ve muktedirliktedir.” dedi.
MHP lideri Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kan donduran ifadeleri medyaya kadar yansıyan pişkin otel sahibinin suçu ve sorumluluğu alenen sabitken, eksikliklerin tespitinden 17 gün sonra oteldeki restorana uygunluk belgesi veren, müşahede edilen eksikliklerle ilgili hukuki ihbar görevinden kaçınan Bolu Belediyesinin yangını siyasi karambole getirme arayışını, bahse konu Belediyenin siyasi sorumlusu olan şahsın günbegün polemik çarkı döndürüp orayı burayı hedef alarak çamur atmasını, ilgili bakanlığın hiçbir şey olmamış gibi hareket ederek özeleştiriden imtina etmesini, valiliğin ve il özel idaresinin sorumluluk alanından ısrarla uzak duruşunu, isabetli ve doğru bulmadığımızı huzurlarınızda açıklamak mecburiyetindeyim. İnsan hayatımız ucuz olmamalıdır. Yeni yüzyılda insanı yücelterek devlet ve milleti yükselteceğimizi unutmamak lazımdır. Türkiyemiz bu yaralayıcı ve yürekleri yakan olaylarla anılmamalıdır. Kaybettiğimiz insanlarımızı geri getiremezsek de aynı dram ve trajedileri bir daha yaşamamak hepimizin yegane önceliği ve görevi olmalıdır.”
Bahçeli “Terörsüz Türkiye’nin huzur ve güven dolu mesajının maşeri vicdanda karşılığını bularak gerçeğe döneceği günlere az kalmıştır.” dedi.
Bugün, özellikle diplomatları hedef alan ASALA terörünün olmadığını, yıllar önce küresel güç çatışmalarının boşluğundan doğan ve binlerce insanın hayatına kasteden PKK terörünün yok denecek kadar azaldığını vurgulayan Bahçeli, terör örgütünün sığındığı komşu coğrafyalarda her geçen gün yeni bir darbeyle hareket edemez hale geldiğini anlattı.
“BEKLENEN ÇAĞRININ BİR AN EVVEL AÇIKLANMASI SAMİMİ DİLEĞİMDİR”
Bahçeli, şunları kaydetti:
“Geliniz, silahlarınızı öldürülmeden önce siz kendi iradenizle bırakınız. Pişman olduğunuzu, bu mücadelenin asla sonuç vermeyeceğini açıklayınız. Binlerce insanımıza yaşattığınız acılardan duyduğunuz pişmanlığı duyurunuz. Küresel güçlerin hizmetinde bölgesel aktörler olmaya bir son veriniz. Aziz milletimizin sizler için reva göreceği akıbete teslim olunuz. Son olarak diyeceğim odur ki DEM heyeti ile İmralı arasındaki görüşmelerin, terörsüz Türkiye’ye ön şartsız destek olması ve beklenen çağrının bir an evvel açıklanması samimi dileğimdir. Ne Mutlu Türk’üm diyene, ne mutlu terörsüz Türkiye’nin doğumuna.”